Gönül Dicle İpekçi Web Sayfaları

30 Kasım 2014 Pazar

Mutluluk İçimizde



Hayatınızda ilk defa ne zaman mutlu oldunuz ? İlk adımınızı attığınızda mı, ilk koştuğunuzda mı yoksa ilk yağmurda ıslanıp bundan keyif aldığınızda mı ? Çocukluğunuzu düşünün, en çok neye güldünüz, ne için kahkaha attınız.  Bana sorarsanız bu aralar en çok düşündüğüm şey insanların büyüdükçe içtenliğini kaybetmesi ve sonrasında gülme isteklerinin de azalması....

Mutluluk, siz çocukken ummadığınız anda size çikolata alınmasında gizliydi, babanızın şefkatinde, annenizin dizlerinde.. Sonra zaman geçti, O geldi hayatınıza. O' nun gülüşü gülüşünüz oldu, elinizi tuttuğunda mutlu oldunuz, bıraktığında mutsuz.. Çocukken ilk gördüğünüz yağmurun sizi ıslatması  nasıl da mutlu etmişti sizi oysa..Sonra aşık olduğunuz kişi sizinle ıslanmak istemeyince ne kadar mutsuz oldunuz...


Biz hep anlamlar yüklemeye başladık gülmelere, mutlu olmak için hep birilerine ihtiyaç duyduk. Kendi kendimizi mutlu etmek hiç öğretilmedi bize, zaten kendimiz de öğrenmek istemedik. Aynadaki görüntümüze düşman olduk, kalbimizle dost olamadık, beynimize söz geçiremedik. Aradan yıllar geçtikçe, çok zaman geçtikçe çözdük gerçeği '' mutluluk içimizde '' ne sevdiğimiz birinde, ne başka maddi bir şeyde...

Mutluluk sizin kendi kendinize olan ufacık bir gülüşünüzde ufak bir konudaki başarınızda, kendinize teşekkür etmenizde.  Arkadaşlarımla ya da öğrencilerimle konuşurken hep bunu anlatıyorum artık.  Kendinizi kötü hissettiğinizde içinizdeki çocuğa bir göz kırpın, aynada kendinize bir gülücük atın, ''bugün fıstık gibisin'' deyin, ''bugün bütün güzel şeyleri hak ettin '' deyin. Kıymetli olduğunuzu unutmayın..


Çevremde negatif enerjisi ile hayattan bıkmış bir halde dolaşan ve sürekli şikayet eden insanların artık tazelenmesi gerektiğini anlatıyorum.  Hayat çoğu zaman sil baştan yaşatır kendini. Acılarla tecrübe edilmiş bir hayat kişilik kazandırmaz. Yalnızca öğrenilmiş duyguların sahibi olursunuz o kadar. Ne zaman ne yaşayacağınızı nasıl bilebilirsiniz ki ? Bu sebeple hayat şimdi var ve şimdi güzel. 


Her şeyden önce siz varsınız, siz değerlisiniz, hayatınızdaki en önemli şeysiniz. İşte kim bunu fark ederse mutluluğun sırrına erişmiş olur. Unutmayın bu ruh, bu beden size büyük tasarımcının ( Allah'ın ) hediyesi, onu gülümsetip mutlu etmekse elimizde..

Ve şunu da unutmayın ki ;

''Gülmenin olmadığı yerde hayat durmuş demektir. Gülümseyin yan etkisi yoktur. ''

Mutlu kalın...

Gönül Dicle İpekçi

8 yorum:

  1. çok güzel bir yazı olmuş kaleminize, emeğinize sağlık, manevi değerlerle mutluluğu anlatmışsınız, asıl mutluluğun bu olduğunu maddiyata verdiğimiz önemlerden dolayı unutmuş gibiyiz, hatırlatmanız güzel olmuş, güzel bir yazı hakikaten yan etkisi yok, teşekkürler

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Çok teşekkür ederim. Güzel yorumunuz güzel bir ahenk kattı.Sevgiyle ve mutlulukla kalın.

      Sil
  2. Sevgili Gönül, keşke ben de başkalarını mutlu etmek yerine kendimi mutlu etmeye odaklanabilsem. kendimi unutmuş gibiyim. Adeta mutluluğu rafa kaldırmış gibiyim. Yazını okuyunca kendime değer vermem gerektiğini, mutlu olmak için aynadaki benle barışmam gerektiğini anladım. Sevgiyle kal. Mutlu ol sevgili arkadaşım...

    YanıtlaSil
  3. Çok pozitif hepimizin ihtiyacı olan bir yazı olmuş. Hissettiklerimize Tercüman olmuşsunuz. Bazen sevdiklerine Tweet atiyorum. "Her gün kendine hatirlat sen çok degerlisin " diye aslında kendime de söylüyorum aynilarini. Hiç bir şeyi ertelemeden yasamaliyiz hayatı. Kendimiz için. Sevgiler.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Çok teşekkürler Serdar bey sizler gibi değerli dostlar var oldukça mutluluk hayatımızın kaçınılmazı olur. Sevgiler..

      Sil
  4. Sevgili Nermin, lütfen kendine haksızlık yapma ve çok değerli biri olduğunu hiçbir zaman unutma. Bende sevgilerimi sunuyorum değerli arkadaşım.

    YanıtlaSil
  5. Aslında, bizimle birlikte olabilecek insanlar istiyoruz. Fikren ve bedenen. Hastaların bazılarıyla çalışırken işim icabı onları dokunarak yönlendiriyorum. Bazıları o kadar ilginç tepkilerde bulunuyor ki "sev beni" diyen gözlerle bakıyor. Bazen, hastaneye sadece bir şekilde iletişimde bulunmak ve birisi onlara "gönül yarasına" dokunsun diye geldiklerini düşünüyorum. Sevgilerimle.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Ne kadar güzel bir örnekle betimlemişsiniz. Size çok hak veriyorum, insanlar o kadar şefkat ve sevgiye muhtaç ki mutluluğu artık dışarıda arayabiliyoruz çoğu zaman. Selam ve sevgilerimi sunuyorum güzel insan.

      Sil